Kara Kuğu

Yaklaşık altı ay önce alıp bir miktar modifikasyon yaptığım bisikletimin öyküsünü anlatmak istiyorum. Kuğu gölü balesinde; tutkunun, hırsın, aşkın belirlediği karakteriyle siyah kuğu baş karakterdir. Baştan çıkarıcı bir dişi. Aynı zamanda benim bisikletimin adı oldu “Kara Kuğu”.

Karadul, karafatma, kara cahil, kara para, kara büyü, kara kış gibi olumsuz ve kötü anlamları çağrıştıran “kara” ile yapılmış çok ikilemeye ve birleşik kelimeye sahibiz. Türkçe’ ye “Siyah Kuğu” olarak aktarılmış Aronofsky’ nin filminde kişilik yarılması geçiren ana karakterin kötücül yanıdır o. Böyle bakıldığında aslında filmin Türkçesi “Kara Kuğu” olmalıydı. Diğer yandan; kara mizah, kara film, karadut, kara kızıl gibi sevdiğim ve karizmatik örmekler de var. Dolayısı ile bisikletime siyah yerine “Kara Kuğu” daha çok yakışacak.

Peki neden Kara Kuğu?

  •  Bisikletimin kadrosunun ve üzerindeki tüm komponent ve aksesuarların siyah olması (aldığım sele, bagaj, gidon sargısı ve çantalar siyah)
  • Kızımın Çaykovski’ ye olan ilgisi
  • Bisikletimin yükselen gidon boğazı ve ayarlanabilir kelebek gidonu ile bir kuğuya benzemesi
  • Kuğu’ nun genelde beyaz olup kara kuğunun az bulunur olması (özel) Aykırılık timsali.
  • Kuğu zerafetin sembolüdür. Bisikletim de 28″ tekerleri ile zarif görünüyor.
  • Kuğu bir kuş olmasına rağmen uçarken görmeyiz onu, su üzerinde süzülür. Bisiklet de yolda süzülüyor.

Başlangıçta bir tane dağ bisikletim varken ikinci bir bisiklet istemem garip gelebilir. Ancak dağ bisikletinin öne eğik pozisyonu ve biraz da yanlış kullanımım sebebiyle uzun turlardan sonra çektiğim bilek ağrısı ilk etken oldu. Ayrıca zaten bir tur merakı oluşmuştu. Etrafta da ince tekerlekli ve hatta sabit ön maşalı modellerle, bizimle patika patika gezenleri görünce tur bisikletine geçme isteği arttı. Çoğunlukla stabilize asfaltta biniyoruz. Uzun mesafe yaptığımızda akıcı bir bisiklet çok daha az yoruyor. MTB’ ye tadilat yapmak yerine yeni bir tur bisikleti çok daha verimli olur diye düşündüm ve arayışım başladı.

Dünya turcularını takip ediyorum, çoğunlukla çelik kadrolu modelleri tercih ediyorlar. Temel motivasyonları sağlamlık. Ayrıca çatlak, kırık vb. durumlarda Moğolistan’ ın ortasındaysanız bile çelik tamir olabiliyor. Ancak isim yapmış markalardan bir tur bisikleti maliyetli bir kalkışma. Tayland seyahatim sırasında gözümü karartmıştım, neredeyse alıyordum Trek 520′ yi, kısmet olmadı. Bir ara Surly LHT toplamayı düşündüm, hem masraf hem de uzun süre alacak olması gözümü korkuttu. Sonra Fuji Touring’ e yöneldim, onun da Türkiye’ ye gelişi gecikti. Mecburen hayalleri erteleyerek ucuz, 2. el alüminyum kadrolu şehir/tur bisikletlerine bakmaya başladım. Arkadaşlarımda görüp denediğim Merida Crossway modelini tercih ettim. Bu süreçte dostum Melih, ve Del Mundo tayfasından Halil çok destek oldu, sağ olsunlar. Aradığımı İzmir’ de buldum, 2012 model Merida Crossway 40V. Bisikletimin ilandaki hali böyleydi:

ilan

Yaptığım hesap ve incelemelere göre boyuma ve ve bacak boyuma en uygun kadro ölçüsü tur/trekking bisikleti için 52cm. MTB’ de 48cm, yol bisikletinde 56cm benim ölçüm. Ölçü olayı uzun yolda konfor için çok önemli. 2012 model bisikletimde alivio arka aktarıcı, acera fren ve vites kolları var, diğer ekipmanlar  tourney. Cantlarım Alexrims 2100, v fren. 11-32 8 arka vites var. Aynakol ise 28-38-48 dişliydi. İlk sahibi Maxxis Overdrive korumalı lastik takmış. Bontrager jelli sele ve Velo sünger elcikler orijinalinin yerini almış.

20150423_13141520150423_13171220150423_131735

Bir süre bindikten sonra ilk işim aynakolu değiştirmek oldu. Böylelikle tırmanışlar ve yüklü turlar için daha uygun viteslerim oldu. Yeni aynakol dişlilerim 24-32-42. Ardından düz gidonu, çok tutma pozisyonu sunan kelebek gidon ile değiştirdim. İstediğim konforu bulamayınca arkadaşım Kaan’ ın hediyesi gidon yükselticiyi taktım. Jelli sele güzel ama, benimki bayanlara daha uygun, dar bir modeldi.Turcuların favorisi Brooks B17 sipariş ettim.  Son olarak da uzun yolda performansa etki edeceği beklentisi ile kilitli pedal taktım. Yurtdışı siparişlerini birlikte verdiğimiz Ergin ile, şehir içinde de kullanmak için tek tarafı platform olan bir pedal seçtik.

20150423_13225020150423_13225920150423_131437

Kara kuğumun son hali işte böyle oldu:

20150423_132509

20150423_131944

Turculukta özellikle önem arz eden çanta ve bagaj konusunu sonraki bir yazıya bırakarak kara kuğum ve ben izninizi istiyoruz. Tüm okuyucuların dilediklerine böyle sevgiyle, emekle ve paylaşımla kavuşmalarını dilerim. Bizim de yollarımız düz olsun. Rüzgar hep arkamızdan essin. Tüm bisikletçi ve gezginlere bol muhabbetli, eğlenceli, yeni deneyimlere kapılar açan, güzel insanlarla dolu, uzun ama tez kavuşmalı yollar, yeni keşifler dilerim.